Bulut Yedekleme Sistemlerinin Kullandığı Teknolojiler, Yazılım Dilleri ve Donanımlar

Bulut yedekleme sistemleri, kullanıcıların verilerini güvenli bir şekilde depolamasını, yönetmesini ve paylaşmasını sağlayan bir sistemdir. Bulut yedekleme sistemlerinin ortak özelliklerine bakarak bu sistemlerin ne gibi teknolojiler kullanıldığını daha iyi anlayabiliriz

Bulut sistemlerinin ortak özellikleri;

  1. Veri Güvenliği: Tüm bulut yedekleme sistemleri, kullanıcıların verilerinin güvenliğini sağlamak için çeşitli güvenlik önlemleri alır. Bu önlemler arasında veri şifreleme, erişim kontrolü, güvenli iletişim protokolleri ve fiziksel güvenlik önlemleri bulunur. Örneğin, Dropbox ve Google Drive gibi hizmetler, verileri end-to-end şifreleme kullanarak korur.
  2. Yedekleme ve Geri Yükleme Yetenekleri: Bulut yedekleme sistemleri, kullanıcıların dosyalarını yedeklemesine ve gerektiğinde geri yüklemesine olanak tanır. Kullanıcılar, dosyalarını manuel olarak yedekleyebilir veya otomatik yedekleme planları oluşturabilirler. Örneğin, Carbonite ve Backblaze gibi hizmetler, otomatik yedekleme özellikleri sunar.
  3. Senkronizasyon ve Paylaşım: Bulut yedekleme sistemleri, kullanıcıların dosyalarını farklı cihazlar arasında senkronize etmelerine ve dosyaları diğer kullanıcılarla paylaşmalarına olanak tanır. Bu sayede, kullanıcılar herhangi bir cihazlarından dosyalara erişebilir ve dosyaları kolayca paylaşabilirler. Örneğin, Dropbox ve Box gibi hizmetler, senkronizasyon ve paylaşım özellikleri sunar.
  4. Ölçeklenebilirlik ve Yüksek Erişilebilirlik: Bulut yedekleme sistemleri genellikle ölçeklenebilir bir altyapı üzerine kuruludur ve büyük miktarda veriyi depolamak ve işlemek için hazırlanmıştır. Ayrıca, yüksek erişilebilirlik sunarlar, böylece kullanıcılar dosyalarına her zaman ve her yerden erişebilirler. Örneğin, Amazon S3 ve Google Cloud Storage gibi hizmetler, yüksek ölçeklenebilirlik ve erişilebilirlik sağlar.
  5. Mobil ve Web Uygulama Desteği: Bulut yedekleme sistemleri, genellikle çeşitli platformlarda (mobil cihazlar, web tarayıcıları, masaüstü uygulamaları) kullanılabilen kullanıcı dostu arayüzler sunar. Bu sayede, kullanıcılar dosyalarına herhangi bir cihazlarından kolayca erişebilir ve yönetebilirler. Örneğin, iCloud ve Microsoft OneDrive gibi hizmetler, mobil uygulama ve web arayüzü desteği sunar.

Bu özellikler, bulut yedekleme sistemlerinin kullanıcıların verilerini güvenli bir şekilde depolamasını, yönetmesini ve paylaşmasını sağlar. Bu da kullanıcıların dosyalarına her zaman ve her yerden kolayca erişmelerine olanak tanır. Peki birde bu ortak özelliklerin sağlanması için hangi teknolojiler kullanıldığına bakalım. Her sistemin kendine özel kullandığı algoritmalar, sistemler ve yöntemler olmakla birlikte bazı yaygın yöntemlerinde kullanıldığını bilmekteyiz. Bunları detaylı olarak açıklayacak olursak; 

  1.     Veri Güvenliği: Tüm bulut yedekleme sistemleri, kullanıcıların verilerinin güvenliğini sağlamak için çeşitli güvenlik önlemleri alır. Bu önlemler arasında veri şifreleme, erişim kontrolü, güvenli iletişim protokolleri ve fiziksel güvenlik önlemleri bulunur. Kullanılan bazı şifreleme algoritmalarına ve önlemlere şu şekilde örnekler verebiliriz

    Veri Şifreleme Yöntemleri ve Algoritmaları;

    ·        End-to-End Şifreleme: Bu yöntemde, veriler kullanıcı cihazında şifrelenir ve sadece şifrelenmiş hali bulutta depolanır. Şifreli veri, yalnızca kullanıcı tarafından sağlanan özel bir anahtarla çözülebilir. Bu sayede, veri sağlayıcısı bile kullanıcı dosyalarına erişemez. Örnek olarak, Box, GitHub, Gitlab, SpiderOak ve Tresorit gibi hizmetler end-to-end şifreleme kullanır.

    ·        AES (Advanced Encryption Standard): Bu, güçlü ve yaygın olarak kullanılan bir simetrik şifreleme algoritmasıdır. AES, farklı anahtar uzunluklarında (128, 192 veya 256 bit) veriyi şifrelemek için kullanılır. Örnek olarak, Dropbox ve Google Drive gibi hizmetler AES şifrelemeyi kullanır.

    ·        RSA (Rivest-Shamir-Adleman): Bu, genellikle asimetrik şifreleme olarak adlandırılan bir şifreleme algoritmasıdır. RSA, açık anahtarlı bir kriptografi sistemidir ve genellikle güvenli iletişim ve dijital imzalama için kullanılır. Örnek olarak, Microsoft OneDrive ve iCloud gibi hizmetler RSA şifrelemeyi kullanır.

    ·        SHA (Secure Hash Algorithm): Bu, genellikle veri bütünlüğünü doğrulamak için kullanılan bir kriptografik hash fonksiyonudur. SHA algoritmaları, verinin sabit bir boyuttaki benzersiz bir kriptografik özetini üretir. Örnek olarak, Amazon S3 ve Backblaze B2 gibi hizmetler, SHA hash fonksiyonlarını kullanarak veri bütünlüğünü sağlar.

  2. Erişim Kontrolü Yöntemleri;

    Verilere erişimi kontrol etmek, veri güvenliğini sağlamanın bir başka önemli yönüdür. Erişim kontrolü, kullanıcıların kimlik doğrulaması ve yetkilendirilmesi yoluyla gerçekleştirilir. Kullanıcıların yalnızca belirlenmiş izinlere sahip oldukları kaynaklara erişmeleri sağlanır. Örneğin, OAuth 2.0 (OpenAuth 2.0) gibi yetkilendirme protokolleri ve JWT (JSON Web Tokens) gibi kimlik doğrulama yöntemleri kullanılarak erişim kontrolü sağlanır.

     

    Güvenli İletişim Protokolleri;

    Verilerin güvenli bir şekilde iletilmesi için güvenli iletişim protokolleri kullanılır. SSL (Secure Sockets Layer) ve TLS (Transport Layer Security) gibi protokoller, verilerin şifrelenerek iletilmesini ve güvenli bir iletişim kanalı oluşturulmasını sağlar.

     

    Yedekleme ve Geri Yükleme Yetenekleri: Bulut yedekleme sistemlerinde veri yedekleme yazılımları, kullanıcıların dosyalarını düzenli aralıklarla yedeklemek ve gerektiğinde geri yüklemek için tasarlanmıştır. Bu işlevselliği sağlamak için birçok yazılımsal teknoloji ve algoritma kullanılır. İşte bulut yedekleme sistemlerinin veri yedekleme süreçlerinde kullandıkları bazı yazılımsal teknolojiler: 

    ·        Veri Deduplikasyonu: Veri deduplikasyonu, yedeklenen veriler arasında tekrar eden blokları tanımlayarak depolama alanından tasarruf sağlar. Bu teknoloji, özellikle büyük dosyaların veya aynı içeriğe sahip dosyaların birden çok kopyasının depolanmasını önler. Örneğin, Backblaze ve Carbonite gibi hizmetler, veri deduplikasyonu teknolojisini kullanarak depolama alanından tasarruf sağlarlar.

    ·        İşlem Sıkıştırma: İşlem sıkıştırma, yedeklenen verilerin boyutunu azaltmak için kullanılan bir tekniktir. Bu teknoloji, veri dosyalarını sıkıştırarak depolama alanından tasarruf sağlar. Örneğin, SpiderOak gibi hizmetler, veri yedekleme işlemlerinde sıkıştırma algoritmalarını kullanarak veri boyutunu azaltırlar.

    ·        İlerlemeli Yedekleme: İlerlemeli yedekleme, kullanıcının dosyalarının sadece değişen kısımlarını yedeklemesini sağlayan bir tekniktir. Bu, her yedekleme işleminde tüm dosyaların yeniden yedeklenmesi yerine, sadece değişen veya yeni eklenen dosya parçalarının yedeklenmesini sağlar. Bu da yedekleme sürecini hızlandırır ve depolama alanından tasarruf sağlar.

    ·        Paralel İşlemler ve Dağıtık Sistemler: Veri yedekleme sistemleri genellikle paralel işlemleri ve dağıtık sistemleri kullanarak yedekleme işlemlerini hızlandırır ve ölçeklenebilirlik sağlarlar. Bu teknolojiler, büyük miktarda veriyi etkin bir şekilde işlemek ve depolamak için gereklidir. Örneğin, Box ve Dropbox gibi hizmetler, dağıtık sistemleri kullanarak dosyaları farklı sunucular arasında dağıtarak yedekleme işlemlerini hızlandırırlar.

    Bu yazılımsal teknolojiler, bulut yedekleme sistemlerinin veri yedekleme süreçlerini daha verimli, güvenli ve ölçeklenebilir hale getirir. Bu da kullanıcıların dosyalarını güvenli bir şekilde yedeklemesini ve gerektiğinde geri yüklemesini sağlar.

    2.     Senkronizasyon ve Paylaşım:

    Bulut yedekleme sistemleri, kullanıcıların dosyalarını farklı cihazlar arasında senkronize etmelerine ve dosyaları diğer kullanıcılarla paylaşmalarına olanak tanır. Bu özellikler, kullanıcılara herhangi bir cihazlarından dosyalara erişme ve dosyaları kolayca paylaşma imkanı sunar.

                  

    Senkronizasyon Teknolojileri:

    ·        Dosya Senkronizasyonu: Kullanıcıların dosyaları güncellemeleri veya değiştirmeleri durumunda, bu değişikliklerin otomatik olarak bulut sunucularına ve diğer senkronize cihazlara iletilmesini sağlayan teknolojidir. Bu, kullanıcıların herhangi bir cihazlarından son güncel dosyalara erişmelerini sağlar.

    ·        İstemci-Uygulama Senkronizasyonu: İstemci uygulama tabanlı senkronizasyon, kullanıcıların bulut hizmetlerine bağlı istemci uygulamalar aracılığıyla dosyaları senkronize etmelerini sağlar. Bu uygulamalar genellikle kullanıcıya belirli bir klasörü seçme ve bu klasördeki dosyaların senkronizasyonunu otomatik olarak gerçekleştirme imkanı sunar.

    Paylaşım Teknolojileri:

    ·        Paylaşım Bağlantıları: Kullanıcılar, dosyaları diğer kullanıcılarla paylaşmak için özel paylaşım bağlantıları oluşturabilirler. Bu bağlantılar, dosyaya erişim izni olan kişilere gönderilerek, dosyaların kolayca paylaşılmasını sağlar.

    ·        Kullanıcı İzinleri: Kullanıcılar, paylaştıkları dosyalara erişim düzeyini belirleyebilirler. Örneğin, dosyaları sadece görüntüleme veya düzenleme yetkisiyle paylaşabilirler.

    Örnekler:

    ·        Dropbox: Dropbox, dosya senkronizasyonunu sağlamak için kendi geliştirdiği Dropbox uygulamasını kullanır. Bu uygulama, kullanıcıların belirli bir klasörü seçerek dosyalarını otomatik olarak senkronize etmelerine olanak tanır. Paylaşım bağlantıları aracılığıyla dosyaların paylaşılmasını sağlar ve kullanıcıların dosyalara erişim düzeyini belirlemelerine izin verir.

    ·        Google Drive: Google Drive, web tabanlı bir arayüz aracılığıyla dosya senkronizasyonu ve paylaşımı sağlar. Kullanıcılar dosyaları Google Drive klasörüne eklediklerinde, bu dosyalar otomatik olarak senkronize edilir ve diğer cihazlara yansıtılır. Paylaşım seçenekleri, kullanıcıların dosyalara erişim düzeyini ve paylaşım bağlantılarını belirlemelerini sağlar.

     

    3.     Ölçeklenebilirlik ve Yüksek Erişilebilirlik:

    Bulut yedekleme sistemleri, genellikle ölçeklenebilir bir altyapı üzerine kuruludur ve büyük miktarda veriyi depolamak ve işlemek için hazırlanmıştır. Ayrıca, yüksek erişilebilirlik sunarlar, böylece kullanıcılar dosyalarına her zaman ve her yerden erişebilirler.

    Yazılımsal Yöntemler ve Teknolojiler:

    ·        Dağıtık Dosya Sistemi (DFS): Büyük miktarda veriyi depolamak ve yönetmek için kullanılan bir yöntemdir. DFS, veriyi farklı sunuculara dağıtarak yükü dengeler ve ölçeklenebilirliği artırır. Örneğin, Hadoop Distributed File System (HDFS) gibi teknolojiler, büyük veri depolama ve işleme için kullanılır.

    ·        Dağıtık Veritabanı Sistemleri: Veritabanı sistemlerini farklı sunuculara dağıtarak yükü dengeler ve ölçeklenebilirliği artırır. Bu sistemler, verilerin paralel olarak depolanmasını ve işlenmesini sağlar. Örneğin, Cassandra ve MongoDB gibi NoSQL veritabanı sistemleri, ölçeklenebilir ve yüksek erişilebilirlik sunan dağıtık veritabanı çözümleridir.

    ·        Yük Dengeleme ve Otomatik Ölçeklendirme: Bulut yedekleme sistemleri, yüksek trafik durumlarında otomatik olarak ölçeklenerek daha fazla kaynak sağlar. Bu, kullanıcıların her zaman istikrarlı bir hizmet almasını sağlar. Örneğin, Amazon Web Services (AWS) ve Google Cloud Platform (GCP) gibi bulut sağlayıcılar, yük dengeleme ve otomatik ölçeklendirme özelliklerini sağlarlar.

    ·        Veri Yedekleme ve Çoğaltma: Verilerin birden çok bölgede yedeklenmesi ve çoğaltılması, yüksek erişilebilirlik sağlar. Bu, veri kaybı durumlarında verilerin korunmasını ve hizmet kesintilerinin önlenmesini sağlar. Örneğin, Amazon S3 ve Google Cloud Storage gibi hizmetler, verilerin farklı coğrafi bölgelerde yedeklenmesini ve çoğaltılmasını sağlarlar.

    ·        Kesintisiz Hizmetler: Bulut yedekleme sistemleri, kesintisiz hizmetler sağlamak için yüksek kullanılabilirlik ve yedeklilik sağlar. Bu, sistem bakımı veya arıza durumlarında dahi kullanıcıların hizmet almaya devam etmesini sağlar. Örneğin, AWS'in Kesintisiz Dağıtım (Continuous Delivery) ve Google Cloud Platform'un Anında Yedekleme (Instant Backup) özellikleri, kesintisiz hizmetlerin sağlanmasına yardımcı olur.

     

    Yukarıda bulut sistemlerinin güvenlik, kullanılabilirlik, erişilebilirlik ve paylaşılabilirlik açısından kullanılan yöntemlerinden bahsettik.

    Bulut yedekleme sistemlerinin işleyişini anlamak ve bu sistemlerin kullanıcılarına sağladığı faydaları değerlendirebilmek için teknolojik altyapısının ve sunduğu avantajların da detaylı bir şekilde anlaşılması önemlidir.

    Sanallaştırma ve konteynerleme, yük dengeleme ve otomatik ölçeklendirme, API ve web hizmetleri ile güvenlik ve kimlik yönetimi gibi temel özellikler, bulut yedekleme sistemlerinin güçlü teknolojik altyapısını oluşturan ana unsurlardır. Bu özellikler, sistemlerin esnekliğini, performansını, kullanıcı dostu arayüzlerini ve veri güvenliğini sağlayarak kullanıcı deneyimini artırır.

    1.       Sanallaştırma ve Konteynerleme

    ·        Sanallaştırma: Sanallaştırma teknolojileri, fiziksel donanımların sanal makineler veya sanal ortamlar üzerinde çalışmasına olanak tanır. Örneğin, VMware vSphere ve Microsoft Hyper-V gibi sanallaştırma platformları kullanılarak bulut yedekleme sistemleri, farklı müşterilere ayrılmış sanal makineler üzerinde çalışabilir.

    ·        Konteynerleme: Konteynerleme teknolojileri, uygulamaları ve hizmetleri hafif ve taşınabilir konteynerler içinde paketlemeyi sağlar. Örneğin, Docker ve Kubernetes gibi konteynerleme platformları, bulut yedekleme sistemlerinde uygulamaların hızlı dağıtımı ve yönetimi için kullanılabilir.

    Örnek: Bir bulut yedekleme sağlayıcısı, müşterilere ayrılmış sanal makineler veya konteynerler üzerinde çalışarak verilerin yedeklenmesini ve depolanmasını sağlayabilir.

    2.      Yük Dengeleme ve Otomatik Ölçeklendirme

    ·        Yük Dengeleme: Yük dengeleme teknolojileri, gelen istekleri farklı sunucular veya hizmetler arasında eşit bir şekilde dağıtarak performansı artırır ve hizmet kesintilerini azaltır. Örneğin, Nginx veya HAProxy gibi yük dengeleyiciler, bulut yedekleme sistemlerinde gelen veri akışını optimize eder.

    ·        Otomatik Ölçeklendirme: Otomatik ölçeklendirme, talebe göre sistem kaynaklarının otomatik olarak artırılması veya azaltılmasını sağlar. Örneğin, Amazon Web Services (AWS) Auto Scaling veya Google Cloud Platform'un otomatik ölçeklendirme özellikleri, bulut yedekleme sistemlerinde kullanılabilir.

    Örnek: Bir bulut yedekleme sistemine gelen yoğun veri trafiği, yük dengeleyici tarafından farklı sunuculara dağıtılarak ve otomatik ölçeklendirme ile artırılarak yönetilir.

    3.      API ve Web Hizmetleri

    ·        API'ler: RESTful API'ler, bulut yedekleme sistemlerinin müşterileri tarafından kullanılan birinci sınıf arayüzlerdir. API'ler, müşterilerin veri yedekleme, geri yükleme ve yönetim işlemlerini otomatikleştirmelerine olanak tanır.

    ·        Web Hizmetleri: Bulut yedekleme sistemleri genellikle web tabanlı yönetim arayüzleri sağlar. Bu arayüzler, kullanıcıların verilerini görsel olarak yönetmelerini sağlar ve API'ler aracılığıyla sağlanan işlevleri sunar.

    Örnek: Dropbox'un RESTful API'si, geliştiricilerin uygulamalarını Dropbox ile entegre etmelerine olanak tanırken, Google Drive'ın web tabanlı arayüzü, kullanıcılara veri yedekleme ve senkronizasyonu için kullanıcı dostu bir deneyim sunar.

    4.      Güvenlik ve Kimlik Yönetimi

    ·        Şifreleme: Bulut yedekleme sistemleri, kullanıcı verilerini depolamadan önce ve sonra şifrelemek için güçlü şifreleme algoritmaları kullanır. Bu, verilerin güvenliğini sağlar.

    ·        Erişim Denetimi: Verilere yetkisiz erişimi önlemek için erişim denetimi mekanizmaları kullanılır. Kullanıcıların yalnızca yetkilendirilmiş oldukları verilere erişmeleri sağlanır.

    ·        Kimlik Doğrulama ve Yetkilendirme: Kullanıcıların kimlik doğrulama ve yetkilendirme işlemleri, bulut yedekleme sistemlerinin güvenliği için kritiktir. Tek faktörlü veya çok faktörlü kimlik doğrulama yöntemleri kullanılabilir.

    Örnek: AWS KMS (Key Management Service) gibi hizmetler, kullanıcıların verilerini şifrelemek ve yönetmek için güvenilir bir şekilde kimlik doğrulama ve yetkilendirme sağlar.

    Bazı popüler bulut yazılımları ve kullandıkları programlama dilleri:

     

    1.      Amazon Web Services (AWS):

    ·        AWS'nin çeşitli hizmetleri için genellikle Python, Java, JavaScript (Node.js), Ruby ve Go gibi diller kullanılır.

    ·        Örneğin, AWS Lambda (serverless fonksiyon hizmeti) genellikle Python, Node.js, Java ve C# dillerinde kullanılır.

     

    2.      Microsoft Azure:

    ·        Azure hizmetleri için genellikle C#, .NET, Java, Python, JavaScript (Node.js) ve Ruby gibi diller kullanılır.

    ·        Örneğin, Azure Functions (serverless fonksiyon hizmeti) C#, JavaScript ve Python gibi dillerle kullanılabilir.

    3.      Google Cloud Platform (GCP):

    ·        GCP hizmetleri genellikle Python, Java, Go, JavaScript (Node.js) ve Ruby gibi dillerle kullanılır.

    ·        Örneğin, Google Cloud Functions (serverless fonksiyon hizmeti) genellikle Python, Node.js ve Go dilleriyle kullanılır.

    4.      Docker:

    ·        Docker konteynerlerinin oluşturulması ve yönetimi için Go dilini kullanır. Docker Swarm gibi Docker'ın dağıtık sistemleri Go dilinde yazılmıştır.

     

    5.      GitHub ve GitLab 

    ·        GitHub ve GitLab gibi kod barındırma platformları genellikle çok çeşitli dillerle geliştirilmiştir. Özellikle Ruby, JavaScript, Go, ve Python gibi diller kullanılır.

    Bu, genel olarak popüler bulut platformlarının kullandığı bazı programlama dilleridir. Ancak, her platformun belirli hizmetlerinde farklı diller tercih edilebilir ve platformlar zaman içinde bu tercihleri güncelleyebilir.

     

    HATİCE KILIÇ